Bodrum’da İşgal Operasyonu yeni bir tartışmayı fitilledi. Asıl Soru Şu… Adalet Herkese Uğrayacak mı?

Bodrum Belediyesi’nin zabıta ekiplerinin kamu alanına yayılan masa, sandalye, tabela ve çeşitli ekipmanları toplaması, yalnızca fiziksel bir temizlik olmadı; sosyal medyada yeni ve hararetli bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Paylaştığım yazıya gelen yoğun yorumlar, özelden gönderilen mesajlar ve hatta telefonlar aynı şeyi gösteriyor:

“Bu operasyon adil olmalı. Sokakta başlıyorsa, meydanda da olmalı, sahilde de!”

Bodrum’un yıllardır duyduğu en güçlü çağrı bu.

Sokaklar Temizleniyor… Peki Aynı Temizlik Sahile ve Meydanlara da Uğrayacak mı?

Sokaktaki küçük işletmelerin işgalleri toplanırken, vatandaşlar dikkatleri iki kritik noktaya çekiyor:

Kumbahçe: Atatürk Heykeli’nin Yanındaki Devasa Servis Alanı

Yaz aylarında Kumbahçe Meydanı’nda, Atatürk heykelinin hemen yanı başında işletmelere verilen geniş servis alanı, yıllardır tartışma konusu.
Birçok kişi şunu söylüyor:

“Atatürk heykeli bile işletmenin servis gölgesinde kaldı.”

Bu sadece fiziki bir işgal değil; toplumsal hafızada ciddi bir yara.
Ve insanlar haklı olarak soruyor:

“Eğer kamu alanı korunacaksa, Atatürk heykelinin etrafı neden öncelik değil?”

Azmakbaşı: Kumun Üzerine Kadar Uzanmış Masa, Sandalye ve Şemsiyeler

Bir diğer çarpıcı örnek Azmakbaşı sahili…
Bazı işletmeler masalarını, şemsiyelerini hatta servis düzenlerini kuma kadar uzatıyor.
Kamuya ait plaj adeta parça parça özel alanlara dönüşüyor.

Sosyal medyadan gelen sert sorulardan biri şu:

“Sokakta sandalye toplanıyor, peki sahildeki şezlong ordusuna kim dokunacak?”

Bodrum Halkı Ne Diyor? Hem Sokakta, Hem Sahilde, Hem Meydanda EŞİT Uygulama!

Hem yorumlarda hem özel telefon ve mesajlarda duyulan ortak talep şu:

-Küçük işletmeye ceza, büyük işletmeye tolerans istemiyoruz.

-Sokaktaki esnafın sandalyesi toplanırken, kıyıdaki işgaller dokunulmaz olmasın.

-Eğer düzen kurulacaksa herkes için aynı kural geçerli olsun.

-Atatürk heykelinin yanında devasa servis alanı olurken, küçük kafe tabelası sökülmesin.

-Sahiller de, meydanlar da, sokaklar kadar kamuya açılsın.

Bu talepler Bodrum’un sağduyusunu gösteriyor.

Bodrum halkı düzen istiyor ama “görüntüde temizlik” değil, “gerçek adalet” istiyor.

Operasyon Ses Getirdi… Ama Gerçek Sınav Yeni Başlıyor

Zabıta ekiplerinin sokakta başlattığı hareket kesinlikle önemli.
Ancak sokakla sınırlı kalırsa inandırıcılığı tartışılır.
Bodrum’un beklentisi çok açık:

-Aynı titizlik sahillere de uzanacak mı?
-Kumbahçe’de Atatürk heykelinin çevresi de düzenlenecek mi?
-Azmakbaşı’nın kum hattına taşan özel kullanımına da müdahale edilecek mi?
-Kural herkese aynı uygulanacak mı?

Bu soruların cevabı belirleyecek:

Bu operasyon adalet mi, yoksa sadece görüntü mü?

Bodrum’da Zabıta Sahaya İndi… Şimdi Sıra Adaletin Sahaya İnmesinde

Bodrum’un vicdanı, yazdığım yazıya gelen tepkilerde çok net görünüyor:

“Kural varsa hepimize, denetim varsa her yere.”

Eğer belediye:

-Sokakta nasıl uyguluyorsa sahilde de öyle uygularsa,

-Meydanda nasıl davranıyorsa lüks işletmelere karşı da aynı davranırsa,

-Güçlüye de zayıfa da eşit mesafede kalırsa,

Bu işi yalnızca mevsimlik değil, kalıcı bir politikaya dönüştürürse,

o zaman Bodrum yalnızca işgallerden değil, yılların adaletsizlik duygusundan da kurtulur.

Ve işte o zaman

“Bodrum’da zabıta sahaya indi.” değil,
“Bodrum’da adalet sahaya indi.”
denir.