TANDOĞAN UYSAL
Helal Olsun Tamer Mandalinci’ye
Ancak ben, bir siyasetçiyi değil, bir duruşu takdir ediyorum. Mandalinci, sözle değil işle Bodrum’un tarihine sahip çıkma iradesini gösteriyor.
Bir süre önce harabeye dönmüş Aya Nikola Kilisesi için harekete geçmişti. Şimdi ise Bodrum’un hafızasının simgelerinden olan, yıllardır kaderine terk edilmiş rüzgâr değirmenleri için adım attığını öğreniyoruz.
Evet, helal olsun Tamer Mandalinci’ye; çünkü Bodrum’un tarihine sahip çıkmak cesaret ister.
Unutulan Mirasın İzinde
Bu köşeden defalarca çağrı yaptım. Değirmenler sadece taş duvarlardan ibaret değildir; Bodrum’un siluetidir, kimliğidir, panoramasının imzasıdır.
Ne yazık ki yıllarca “restore edilecek” sözü verilip, yerli yabancı turistin gözünde utanç kaynağı haline gelmiş bu yapılara nihayet el atılıyor.
Sözden Eyleme Geçiş
Bodrum Belediyesi, Mimarlar Odası Bodrum Temsilciliği ile birlikte Eskiceşme–Haremtan Tarihi Değirmenler Kentsel Tasarım Alanı’nı kapsayan ulusal bir mimarlık yarışması süreci başlattı.
Bu, masa başında hazırlanmış göstermelik bir proje değil. Alanda incelemeler yapılmış, teknik ve tarihsel veriler toplanmış, sözlü tarih çalışmaları yürütülmüş. Üniversiteler, mimarlar, akademisyenler sürece dahil edilmiş. Danışman ve jüri listeleri oluşturulup kurumlarla paylaşılmış.
Bu kez konuşulan değil, yapılan bir iş var karşımızda.
Yarışma Bir Başlangıçtır
Mesele sadece bir proje değil; Bodrum’da zihniyet değişiminin başlangıcıdır. Eğer süreç kararlılıkla sürdürülürse:
-Değirmenler korunacak,
-Panoramik doku bozulmayacak,
-Kent kimliği sürdürülebilir biçimde geleceğe taşınacak.
Bu yaklaşım, yıllardır beklenen bilimsel ve katılımcı belediyecilik anlayışının somut bir göstergesi niteliğinde.
Kent Belleğine Sahip Çıkmak
Tarihi yapıları korumak belediye bütçesinde bir satır açmak değildir. Bir kentin ruhuna, belleğine, geçmişine sahip çıkmaktır.
Bizler yazdıkça, halk ses çıkardıkça, yöneticiler kulak tıkayamaz. Bugün yaşanan gelişme bunun kanıtıdır.
Bodrum’un Rüzgârı Yeniden Esecek
Umarım yakın gelecekte restore edilmiş bir değirmenin gölgesinde Bodrum rüzgârını hissederken “İyi ki bu adım atılmış” deriz.
Ben sürecin takipçisi olacağım.
Ve tekrar ediyorum:
Helal olsun Tamer Mandalinci’ye…
Bu kent bunu hak ediyordu.
Bu kültür bunu bekliyordu.
Bu adım, Bodrum’un geçmişine saygı, geleceğine umut adına değerli bir başlangıçtır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.