Hasan Telli

Hasan Telli

Amaaaaan “Bana Ne!”

Amaaaaan “Bana Ne!”

Artık gazetecilerde sıcak gelişmeleri ve gündemi takip eder oldu. Araştırma haber yapanların sayısı bir elin parmaklarını geçmez halde, gerçi zaten iki elin parmakları kadar ya varız yada yokuz. Gerçi Basın Yayın Enformasyon Müdürlüğü verilerine göre il genelinde 197 gazeteci var, ha tabi bunlar sadece basın kartı olan bir o kadar da olmayan var nereden baksanız bakın 400’ün üzerinde. Peki bunlar hiç mi etrafa bakmazlar, yazmazlar, araştırmazlar? İnanın bilmiyorum! İl merkezinde görev yapan gazeteci meslektaşlarım günlük gazetenin çıkması için değişik haber ajanslarından beslenip, günü kurtarma telaşında. Çoğu zaman yerel gazeteler neredeyse birbirlerinin kopyası durumunda. Araştırma haber yapanların sayısı oldukça az. Bu türdeki haberlere de ancak hafta bir yada iki rastlama şansınız var. Mesleğe başladığım 90’lı yıllarda severek okuduğum köşe yazarlarından emekli öğretmen Ömer Ulay’ın yazılarını özler gibiyim. Rahmetli hocamın yazdığı köşe yazılarında kentin içinde yaşananları aksaklıkları bulmak kolaydı. Hatta onun köşelerinden yola çıkarak birçok habere de imza atmışlığım var. Ulay hocamın yazılarında kullandığı bir teknikten bahsedeyim. Bir köşe yazısında verdiği örnek ve belediyeyi göreve çağırmasını hala unutamıyorum. O dönemde Muğla Belediye Başkanı Orhan Çakır. Başkana hitaben yazılmış köşe yazısında cümle şöyle başlıyor ve devam ediyor. “Sevgili başkan lütfen makam aracınızdan ininiz ve size bahsettiğim sokakları yaya olarak dolaşınız. Ziraat Bankasından Valilik binasına gidişte 648. Karo taşı oynuyor, yağışlı havalarda altına giren su yayaların dikkatsiz yürüyüşleri sonrası etrafındaki diğer yayaları ıslatıyor ve zarar veriyor.”

***

Şimdilerde ise yaşam kalitesi yada yaşam koşullarını düşünerek araştıran ve bunları yazan yok. Bize dayatılan gündemin peşine takılıp gidiyoruz. Hangi siyasi partide kim yönetici olmuş, hangi STK’da yönetime girip mevkide ilerleme yapılmış, kim kimler için ne demiş? Aslında biz olması gereken çizgimizden epeyce uzaklaştık. Gündemi alıyor ve çabucak eskitiyoruz. İrdeleme yapmadan yeni günün gündeminin peşine düşüyoruz. Thera antik kentinin hazine avcıları tarafından yağmalandığı ve birçok önemli yapıtların dinamitle patlatıldığı haberinin üzerinden de neredeyse bir buçuk yıl geçti. Hala antik kentte bir kurtarma kazısı yada alınan bir koruma önlemi yok. Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü bu konuda ne çalışması yaptı yada yapmayı planlıyor bilen yok. Gerçi Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü görevini kim yapıyor onu da bilmiyoruz. Kurumun resmi internet sitesinde bile İl Müdürümüz başlığı altında hiçbir isim yada resim yok. İlin en üst kamu kurumu Muğla Valiliği resmi internet sitesinde de durum aynı. İl yönetimi başlığının altında yer alan Kamu Kurumları Listesi de boş. Sanırsınız Muğla da kamu kurumu yok!

Gerçi bu dönemde resmi kurumların başında bulunan müdürler her gün saat 17:00 olsun diye bir gözleri saate bir gözleri telefonda bekliyor. “Şükür bu günde tayin olmadım” diyerek evlerinin yolunu tutuyor. Malum 81 ilin 50’sinin mülki amiri değişti ardından sıra bürokrasiye gelecek korkusu neredeyse tüm müdürleri sardı. Tayin olunması durumunda ev taşınması çocukların okulları, yeni bir şehir tanıma tanınma telaşları saracak işte bu da işleri birazda olsa gevşemeye neden oluyor. Devlet dairelerinde memurlar rutin işleri takip ederken yeni projeler hazırlamaktan kaçınıyor. Günlük işlerini tamamlayıp mesaiyi bitiriyor.

***

Bu sıralar toplum olarak bana neci olduk. 81 il içinde hala kuyu suyu için bir ilmişiz, araç sayısı artmış, turizm kötü gidiyormuş, her gün ülkenin bir köşesinde bir eve terör belası yüzünden yine bayraklı tabutlar geliyormuş aman bana ne. İşte toplum olarak ruh halimiz bu.

Survivor’da kim hangi oyundan kaç puan almış, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş’ta devre arasının transferi kimler olacak? İşte bu sorulara ise net cevap bulmak mümkün afyon yutmuş bir toplum olduk. Kendi gündemimizi unuttuk unutturulduk. “Şimdi bu satırları kim okuyacakta ne çıkaracak? Amaannn Bana Ne”

Bu yazı toplam 1329 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Telli Arşivi
SON YAZILAR