Genel olarak yürütmenin başında bulunanlar yada bir siyasi parti genel başkanının Muğla’ya gelişinde onun geleceği gün istek ve dileklerin yer aldığı bu yazı gibi birçok yazıya rastlarsınız. Hatta neredeyse yazılan yazıların bir ucundan tutup eğerseniz içinden yağın aktığını bile görürsünüz. Bu güne kadar hiçbir siyasinin Muğla ziyaretinden önce böyle bir yazı yazmamıştım. Ancak seçimlere kalan 18 gün ve yürütmenin başında bir KHK ile çözülebilecek sorunlar için yetkinin elinizde bulunması nedeniyle bu satırları yazıyorum.

***

Önce genel sorun olarak görülse de yerelde de etkisini hissettiren bir sorunla başlayalım. 695 sayılı KHK ve 696 sayılı KHK ile taşeronlara verilen kadro imlanı ülke genelinde olduğu gibi Muğla’da da sevinçle karşılanmıştı. Ancak detayları açıklandıkça sevinç yerini hüzün ve anlamsızlığa bıraktı. Yapılan ihalelerde yüzde 70’e takılan Muğla’da yaklaşık bin ülke genelinde de 35 bin kişi taşeron yıllardır taşeron olarak çalıştıkları yerde hala taşeron olarak çalışmak zorunda kaldı. Bir şoförlü araç kiralama işinde şoförü aracın kapısı yada koltuğu gibi değerlendiren genelge mutfakta yemek üreten aşçıyı da kazan yada kepçe gibi görüyor. Bir Cumhurbaşkanı bir milyon taşeronu kadrolu yapıyoruz dediyse bu olur diye düşünüyorum. Devletin alt kademelerinde görev yapan bürokratların sizin talimatınız tersine hareket etmelerine anlam veremiyorum.

***

Muğla - Antalya karayolu üzerinde, Dalaman ile Fethiye'nin Göcek Beldesi arasındaki tünel Eylül 2006'da faaliyete geçti. Türkiye'deki 172 tünel içinde tek paralı tünel olan 926 metrelik Göcek Tüneli, ücretleriyle çoğu zaman tepkilere sebep oluyor. 2015 seçimleri öncesinde dönemin milletvekilleri ve Başbakan’ı tarafından ücretsiz geçiş sözü verilmesine rağmen sorun çözümsüz bekliyor. Devlet imkanları ile yapılan ikinci tünel uzun süre hizmete alınmazken yap işlet devret ile yapılan tünelde yapılacak bakım çalışmaları başlayınca devletin yaptığı tünelden geçip şirkete para ödeniyor. Devlet yaptı parasını şirket alıyor. Burada bulunan hukuksal sorunların bir an önce çözülerek devletin imkanları ile yapılan tünelden geçerken para vermemiz isteniyorsa biz devlete para verelim şirkete değil.

***

103 bin 531 metrekare kapalı alan üzerine kurulan ve 29 Ekip 2017 tarihinde hizmete giren 624 yatak kapasiteli Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi mimari yapısı ve modern tasarımı ile Muğla’ya yakıştı. Ancak önceki hastanemiz bunun neredeyse altıda biri oranında kapalı alana sahipti. O hastanede bulunan personel ile yeni hastanede de hizmet verilmeye devam ediliyor. Altı kat büyük alanda aynı sayıdaki ekiple hizmet vermeye çalışan sağlık personeli yetişemiyor. En az mevcut personelinin yüzde seksen oranında arttırılarak hizmet kalitesi ve verimliliğin artacağı söylenmekte.

***

Sporu seven ve desteklerini eksik etmeyen biri olarak tanıyoruz sizi. Sizin Muğla’ya gelişinizden önce Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri Muğla Ormanspor kulüp binasına girerek tabelayı indirip boşaltmaya çalıştılar. Yıl boyunca gelen maddi destekleri bilerek geri gönderen zorlu şartla mücadele ederken destek vermeyen bölge müdürü binayı boşalmaya karar vermiş. Ancak gelen tepkiler üzerine geri adım attı. Orman Bakanımız Veysel Eroğlu’nun bizzat talimatları ile gönderilen maddi desteği bile kulüpten alarak geri gönderen Orman Bölge Müdürü spor ve spor yapan gençliğin ne anlama geldiğini sanırım sizin kadar iyi bilmiyor. Devlette devamlılık esastır, devlet verdiği sözü tutar. Bu düsturlarla büyümüş biri olarak Orman Bakanının verdiği sözü bölge müdürü nasıl tutmaz merak ediyorum.