Hasan Telli

Hasan Telli

Demir Korkuluklu Makam!

Demir Korkuluklu Makam!

Her sabah evden çıkınca gazeteye gelmek için hep farklı rotalar izlerim. Amacım hem biraz yürümek hem de farklı sokaklar farklı insanları görebilmektir. Hangi rotayı izlersem izleyeyim hepsinin mutlak kesişme noktası ise Cumhuriyet Meydanıdır. Bir ucunda Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi, Diğer ucunda Atatürk İlk Okulu, Halk Bankası, Vali Konağı ve Valilik binasının olduğu Muğla’nın tek meydanı. Bu meydan ve çevresindeki yapılar yıllardır hiç değişmedi.

***

Bizim gazeteye gelenler bilir kapının hemen girişinde sizleri Muğla’nın siyah beyaz üç fotoğrafı karşılar. Ne zaman Muğla’nın geçmişine özlem duysam hiç yaşamadığım o günlere imrenerek o fotoğraflara bakarım.  O fotoğrafların birinde Vali konağının yerleşimi görünüyor. O dönemde Vali konağının duvarları kalın taş duvar ve yaklaşık 70 cm yüksekliğinde. Dikilen ağaçlar ise henüz konağın görkemini gölgelememiş durumda. Yıllar geçtikçe önce taş duvarların üzerine beton korkuluklar ardından da bahçe içinde büyüyen peyzaj bitkileri ile konağı neredeyse görmek bile mümkün değil.

***

Çocukluğumuzda üzerinde yürümekten keyif aldığımız duvarlardan biride valilik binasının duvarları idi. Daha yeni yeni yürümeye başlayan çocuklardan beş yaşına kadar olan çocukların duvarın üzerine çıkarak annesinin yada babasının elinden tutarak yürüdüğü duvar zaman içinde neredeyse kaldırım yüksekliğine kadar düştü. Sık sık yapılan yol çalışmaları ile yükselen yol ve kaldırımlar valilik binasının duvarlarını da kaldırım yüksekliğine kadar düşürdü.

***

Nisan aylarının son günlerini mor mevsime çeviren valilik binasının bahçesinde yer alan büyük Erguvan ağacının o muhteşem görüntüsünü ancak birkaç yıl daha görebileceğiz. Sonrasında ise onu görmek o kadar basit olmayacak. Zira valilik binasında yapılan yenileme çalışmaları çerçevesinde bahçe duvarlarının üzerine neredeyse iki metreyi bulan demir korkuluklar yerini aldı. Korkarım bu korkuluklar yeterli gelmeyecek ve vali konağında olduğu gibi peyzaj bitkileri ile birde bahçe içinden korkuluk oluşturulacak ve valilik binasını görmek pek mümkün olmayacak ve her nisan sonunda erguvan açmıştır diye düşünerek eskiden meydanın her yerinden görünürdü şimdi içeride açmıştır diyerek iç geçireceğiz.

***

Devlet binalarının neden gri ve soğuk olduğunu merak ederdim. Acaba içleri de böyle soğuk mu diye. Sıcak insanları ile herkese kapısını açan kimseyi kırmamak için hep kendine sıkıntı yaşatan Muğla insanı adına üzülüyorum. Zira bundan sonra çitenliğimizle sıcaklığımızı geçirmeyecek korkuluklara takılacağız. Aklıma bir Rumeli türküsü geldi.

Bülbülüm Altın Kafeste

Öter Aheste Aheste

Bülbülleri Har Ağlatır

Aşıkları Yar Ağlatır

Ben Feleğe Neylemişim

Beni Her Bahar Ağlatır

En büyük cezaevi taş duvarların demir parmaklıkların arkası değil; İnsanın kafasının içinde ki düşüncelere vurulmuş prangalardır.

Bu yazı toplam 1728 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Telli Arşivi
SON YAZILAR