Yine önceki dönemde Merkez Bankası başkanın değiştirilmesi ile faizin özellikle düşürülmesi iradesi de üst üste gelmesi ile bir an da küresel ölçekteki yapı devreye girerek ülkemizi ekonomi üzerinden yıpratmaya gitmişlerdir.

Aslında Türkiye’deki MB başkanın değişmesi çok ilgilendikleri bir konu değildir. Asıl ilgi alanları FAİZ üzerinden ülkemizi kontrol ve sömürmektir. Faiz oranını aşağıya çekmekten ciddi rahatsız oldukları için MB başkanlığı üzerinden Türkiye’ye FAİZ, KUR ve ENFLASYON baskısı ile ayar vermeye çalıştılar.

Türkiye deki ekonomik sistem ne acıdır ki FAİZLİ KAPİTALİST LİBERAL EKONOMİ sistemidir. Dünya’nın Sosyalizm bitmesi ile hemen hemen tüm ülkelerin ekonomi sistemidir. Bu ekonomik sistemi kontrol eden küresel yapının tepesindekiler, bu sistemin gücünü de KAPİTAL yani PARA dan almaktadırlar.

PARA üzerinden GÜÇÜ kendilerinde toplamaktalar. FAİZ üzerinden de tüm Dünya ülkelerini bu sistem içinde sömürüp kontrol etmektedirler. Bu sistem ile neredeyse tüm ülkeleri de BORÇLANDIRMAK sureti ile kendilerine mahkum etmektedirler.

Ancak Türkiye’nin bölgesinde güçlenmesi ve yapmış olduğu başarılar sonrasında baktılar ki, TÜRKİYE kontrolden çıkıyor. Bu durum karşısında her alanda yıpratmak için yoğun gayrete girmişlerdir. Türk Milleti Devleti ile elbet kendi yolunda yürüyecek güçte ve cesarettedir.

TÜRKİYE diğer ülkeler gibi değil elbette, Türkiye tarihe yön veren, tarih kuran 16 Türk Devleti kurmuş güçlü bir tarihin devamıdır. Türkiye Batı Roma ve Doğu Roma’yı yıkan çağ açan ve çağ kapatan bir tarihin devamıdır.

TÜRKİYE Büyük Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devletinin devamı İSLAMA sancaktarlık yapmış bir tarihin devamıdır. Türkiye İnsanlığın onurunu, şahsiyetini ve mazlumu koruyan kadim adil bir MEDENİYET tarihinin devamıdır.

TÜRKİYE kendi Türk İslam kadim tecrübe birikimin yanında, kendi Milli ve Manevi medeniyetini 21.Yüzyıl başlangıcında kurma gücündedir. İşte bu nokta da Dünya’da PARA SİSTEMİ kavgası yapılırken, asıl sorun Türkiye’nin kendi PARASAL SİSTEMİNİ kuracak, güçlü irade ve yapıda olmasındandır. Türkiye kendi tarihi ve adil bir MEDENİYET birikimi ile FAİZSİZ PARA SİSTEMİNİ kuracak güçte olmasıdır.

Türkiye’nin ve diğer Dünya ülkelerin üye olduğu BM çatısı altındaki Uluslararası Ticaret ve Örgütleri olan Dünya Ticaret Örgütü (WTÖ), Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası (WB), Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) yapılar ile DOLARI zaten onlar kontrol ediyorlar.

Sistemleri de faizli ekonomi sistemidir. Dünya’daki Liberal Kapitalist sistem küreselcilerin tamamen kontrol ettiği bir yapıdır. Bu yapının altında da her ülkede organize oldukları bankalar, holdingler ve şirketler ile zaten bir ahtapot gibi tüm dünyayı ele geçirdikleri ve kontrol ettikleri bir yapıdır. İşte bu kontrol ettikleri yapıyı yine BM örgütleri üzerinden yeni Blockchain teknolojisi temelinde FAİZLİ KRİPTO PARA sistem yapısına geçmeye çalışmaktadırlar.

Covit 19 Pandemi döneminde, küresel yapı DOLAR temelli parasal sistem olan Liberal ekonomi sistemini çökertirken, YENİ FAİZLİ DİJİTALİZM sistem yapılanmasına gitmektedir.

Küresel yapı Blockchain Kriptoloji veri işleme teknoloji temelli Kripto parayı merkeze alarak yeni sistemler kullanarak YENİ FAİZLİ DİJİTALİZM sisteme geçecektir. Bu yapıyı da ŞİRKET SOSYALİZMİ diye başka şirin isimler ile insanlığa kandırarak yapacaktır.

Mülkiyetin ortadan kaldırılacağı, asgari yaşayacak kadar maaş bağlayacağı, bireylerin ihtiyaçlarını kiralama sistemi ile karşılayacakları, şirketlerin kontrol ettiği yeni sömürü ve kontrol yapısına gitmekteler. Bunu zaten şu an ÇİN üzerinde uygulamaktalar. Bu yapıyı tüm Dünya’ya BM Birleşmiş Milletler Örgütleri üzerinden yayma gayretindeler ve çalışmaktadırlar.

Küresel yapı IMF üzerinden bu pandemi dönemin de borçlandırdığı Dünya ülkelerini istedikleri yeni kendi sistemini acımasızca yine uygulamaya koydular. Ancak Türkiye’nin pandemi döneminde ender pozitif büyüyen ve IMF ye borcu olmayan bir ülke olmasından dolayı ve şu an güçlü olduğu için kontrol edemedikleri için MB Bankası üzerinden batmakta olan eski sistemi FAİZLİ KAPİTALİST LİBERAL EKONOMİ üzerinden son kozlarını da bir şekilde oynamaya çalışmaktadırlar.

Türkiye kendi iradesi ile MİLLİ ve MANEVİ menfaati gereği FAİZİ aşağıya çekme iradesi ortaya koyunca küresel yapı bir anda ayağa kalkarak içyapımıza müdahale edecek bir yapıda saldırıya girişmişlerdir.

Yurtdışı ve yurtiçi kaynaklı yine kendi kontrol ettikleri Basın yayın kanalları ve Sosyal medya üzerinden ciddi spekülatif yayınlar yapıldığını, Merkez Bankası başkanın değişmesiyle birlikte ekonomiye yönelik kara propaganda algısı yapılmıştır. Hemen yurtdışı yayınlarında kara pazartesi algısı oluşturmuşlardır.

Yeni MB başkanın geçmişte gazeteci göstererek itibarsızlaştırma, IMF ile anlaşmaya gidileceği gibi asılsız haberler, ülkenin devrildi, bitti, battı ve işsiz kaldık yaygaralarını acımasızca kopardılar. Kur ve Borsa üzerinden DOLAR yükselterek zayıf piyasa algısı verdiler.

Bunlar yetmiyormuş gibi yine yurtdışı kaynaklı Uluslararası derecelendirme kuruluşları ile hemen Türkiye’nin DERECE PUANI notunu aşağıya çekmeye gittiği de görülmüştür. Buna rağmen Türkiye kısa sürede kendisini toplayarak piyasalara pozitif bir ekonomi olduğunu da onlara karşı mücadele ederek göstermiştir.

Geçmişte ve günümüz de ne yaparlarsa yapsınlar, TÜRKİYE artık bölgesinde LİDER bir ülke olarak, gönül coğrafyasındaki ülkeler ve adil bir Dünya isteyen ülkeler başta olmak üzere emin adımlarla yolda güçlü ve kudretli yürüyecektir.

Türkiye Yüzyılı hedefimizde Milli menfaatimiz gereği Batı, Doğu, Kuzey ve Güney her bölge ile ilişkilerini kuvvetli kuracak ve Uluslararası anlaşmalardan doğan yükümlüklerine de sonuna kadar uyacaktır.

Türkiye Değerlerinden aldığı MİLLİ ve MANEVİ güçle 21.YÜZYIL da sömürün olmadığı daha Adil BİR Dünya kurulmasında, İnsanlığı yeniden ayağa kaldıracak güçlü ve kudretli bir şekilde emin adımlarla yoluna devam edecektir.

Sevgi Muhabbet ve Dua ile kalın İnşallah

NurHan Keleş