TANDOĞAN UYSAL

TANDOĞAN UYSAL

Bodrum’da Tatilciler Tatili Bıraktı, Eyleme Başladı

Türkiye’nin gözbebeği Bodrum’da bu yaz deniz değil sinirler gerildi. Turizmde altın çağların çok uzağında olduğumuz şu günlerde, Bodrum’un Akyarlar Mahallesi’nde yaşananlar, “Türk turizmi acaba fişi mi çekti?” sorusunu yeniden masaya getirdi. Tatil yapmak için yola çıkan turistler, kendilerini adeta “mücadele kampı”nda buldu. Kaldıkları otelin şartları o kadar zordu ki, sonunda çareyi resepsiyonu basmakta buldular.

Turizm Bakanlığı değil, “Şikâyet Bakanlığı” kurulmalı

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un otel zincirleri Bodrum koylarını süslerken, bazı otellerde turistler geceyi yıldızların altında geçirmek zorunda kalıyor. Ne elektrik var, ne klima… Hijyen desen zaten “misafir pisliğiyle gelir, huzurla gider” felsefesi hâkim. Yani anlayacağınız, turizmin kalitesinden eser yok. Sayın Bakan bu tabloya ne der bilemeyiz ama Bodrum’da otellerden çok sosyal medya paylaşımları parlıyor artık.

Tatil değil, “Direniş kampı”

Akyarlar’daki söz konusu otelde konaklayan yerli ve yabancı turistler, hijyen yetersizliği ve teknik arızalardan bıkınca soluğu resepsiyonda aldı. Ama bu bir “Check-out” değil, bir başkaldırıydı! Otel görevlilerine ulaşamayınca seslerini yükseltmek zorunda kaldılar. İki saat boyunca süren eylemde resepsiyon, tatilcilerin çığlıklarıyla inledi. Otel yönetimi ise sırra kadem basmıştı. Görünen o ki, bazı işletmeler müşteri memnuniyetini hâlâ “lüks” olarak görüyor.

Klima yok, mum ışığı romantizmi var

Elektrik kesilince klima çalışmadı, aydınlatma bitti, sıcak hava ise dayanılmaz hale geldi. Ama otel işletmecileri buna da bir kulp bulur elbet: “Romantik bir ortam sağladık!” Evet, Bodrum geceleri artık yıldızlı ama müşteriler için değil, işletmeciler için kara kara düşünme zamanı. Turistler odalarına değil, havuz başına sığındı. Kimileri çocuklarıyla çimen üstünde geceledi. Belli ki bazı otellerde sadece fiyatlar beş yıldız, hizmet ise yerde sürünüyor.

Sosyal medyada şikâyet furyası: “Bodrum’dan kaçış planları”

Otelin rezil durumu sosyal medyaya düşer düşmez infial büyüdü. O görüntüler ülkenin turizm vitrini olan Bodrum için utanç verici bir reklam oldu. Yüzlerce aile ya otelden kaçtı ya da Bodrum’dan erken ayrıldı. “Bodrum’da tatil yapmayın, eyleme katılın!” başlıklı paylaşımlar hızla yayıldı. Bu reklamın telafisini kim yapacak?

Bodrum’un turizmi çöküşe mi sürükleniyor?

Turizmi sadece döviz getirisiyle ölçen anlayış, artık misafir memnuniyetini es geçmenin bedelini ödüyor. Kalifiye personel yok, yatırım yok, denetim yok. Ama zam çok, şikâyet çok, ve ne yazık ki turist artık yok! Bodrum, sadece geçmişin parıltısıyla değil, bugünün ciddiyetiyle yeniden ayağa kalkmalı. Yoksa resepsiyonlar daha çok “direniş alanı” olur.

Turist memnuniyeti en iyi tanıtımdır

Bodrum’un sadece “marka şehir” olmakla övünmesi yetmez. Gerçekten hakkını vermesi gerekir. Eğer turizm, ülkenin gözbebeğiyse, o göz artık yaşlı. Tatilcinin eylem yaptığı bir ülkede “turizm sezonu açıldı” değil, “turizm sabrı kapandı” denir.

Bu yazı toplam 12 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
TANDOĞAN UYSAL Arşivi

Bir Türkiye Hayalim Var…

01 Aralık 2025 Pazartesi 09:50