MUSTAFA İNCİ Türkiye’nin en önemli turizm kentlerinin başında geliyoruz. Bodrum, Marmaris, Datça. Fethiye gibi dünya harikası güzelliklere sahibiz. Ancak bu güzelliklerimizi maalesef pazarlayamıyoruz. İnanın Muğla’da ki bu güzellikler bir Avrupa ülkesinde olsa sanırım milyonlarca turist o bölgeye akın ederdi. Oysa biz Muğla’ya yılda 3 milyon turist geldi mi bayram ediyoruz. Bir bilmişiz şu kadar yabancı turist geldi demesini. Peki bu gelen yabancı turist kaç lira bırakıyor onu söyleyen yok…

Muğla’nın bir turizm politikası yok. Diyeceksiniz ki bakanlığın bir turizm politikası da yok. Evet sonuna kadar haklısınız. 2017 turizm sezonu bitti. Önümüzde 2018 turizm sezonu var. Ancak ben gerçekten merak ediyorum. Turizm kenti olan Muğla’da Muğla Valiliğinin ve Muğla il Kültür ve Turizm Müdürlüğünün önümüzdeki sezon için nasıl bir çalışma hazırladığını. Muğla turizminin kalitesini arttırmak için ne planladıklarını inanın gerçekten merak ediyorum…

Ama sakın Almanya fuarına katılacağız, İngiltere fuarına katılacağız, Rusya Fuarlarına katılacağız gibi sıradan şeyler söylemesinler. Biz o fuarları biliyoruz. O fuarlarda nelerin yapıldığını da biliyoruz. O fuarlarla ilgili turizm merkezlerimizde ki yerel yönetimler, STK’lar yeterince katılıyor ve tanımı yapıyorlar. Ancak yetkililer şunu diyecektir bakanlığımızın hazırladığı program çerçevesine çıkamayız denilecektir. Her şeyi bakanlık yapacak ise buradaki kurumlara ne ihtiyaç var…

Onlarca tarihi ören ve antik kentlerimiz var. Bu yerlerin durumuna bakıyorsunuz içler acısı. Antik kentlerimizin büyük bölümünde bir tuvalet dahi yok. Ondan sonra çıkıyoruz turizmi 12 aya yayacağız. Uzak doğudan turist getireceğiz diye hava atıyoruz. Sizin anlayacağınız körler sağırlar birbirini ağırlar. Muğla turizminin gerçekten durumu bundan ibarettir. Muğla Valiliği, Muğla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Muğla Tanıtım Vakfı turizm kenti olan Muğla için bir tane proje üretip hayata geçirmez mi?..

Bizimkileri sadece yurt dışı fuarlarına gidip bastıkları kitapçıkları, broşürleri dağıtıp gelirler. Ha birde bilmem ne fuarındayız diye fotoğraf çekilip sosyal medyada paylaşırlar. O fuarların kapısından çıktığınızda etraflarına baksalar çöp bidonlarında o kitapçıkları ve broşürleri görecekler. Milyonlar harcanarak hazırlanan kitapçıklar maalesef çöpe atılıyor. Muğla bölgesine kaliteli ve zengin turistin gelmesi için kaliteli işler yapılmalı. Ancak biz hala daha üçüncü sınıf dünya ülkeleri gibi iş yaptığımız için kaliteli turistti getirmek zor gibi gözüküyor…

Geçen yıl Bodrum Belediyesi ve Bodrum Tanıtım Vakfı yerli turistti çekmek için yollara tır çıkardı. Peki bunu Muğla Valiliği, Muğla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Muğla Tanıtım Vakfı Muğla’nın tüm ilçelerini tanıtan bir tırı yola çıkartamaz mı? Pek ala çıkartabilir. En azından yabancı turist açığını yerli turist ile kapatabiliriz. Ama dediğim gibi vizyon meselesi. Muğla olarak bakış açımızı değiştirmediğimiz sürece turizmden ciddi anlamda pay alamayız…

Geçen yıl olduğu gibi Muğla kıyılarından Yunanistan’a giden çok turistimiz olur. En azından orada hiç yoksa turizmde fiyat politikası var. Bizim Muğla turizminde fiyat politikası hak getire. Bir yerde küçük suyu 1 liraya alıyorsunuz. 100 metre ilerde 2 liraya alıyorsunuz. Bir yerde çayı 2 liraya içiyorsunuz başka bir yerde 4 liraya. Zaten koylara, plajlara girişte ödenen paraları saymıyorum bile…