02 Şubat 2017 tarihli gazetemiz nüshasında “Kardak Şimdide Suriye” başlığı ile yazdığım yazım şu satırlar ile başlıyordu; “21 yıl önce iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren Kardak Kayalıkları yine gündemde. Ocak 1996’da Yunanistan ile Türkiye arasında Figen Akat isimli Türk bandıralı bir geminin Kardak Kayalıkları’nda karaya oturması sonucu Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında çıkan anlaşmazlık sonucu patlayan krizdir ve iki ülkeyi savaşın eşiğine getirmişti. Olayı 20 Ocak 1996 tarihinde ilk kez Yunan Gramma gazetesi kamuoyuna duyurmuştur.” O dönemde kararlılığımızı dönemin başbakanı Tansu Çiller “O bayrak inecek o asker oradan gidecek” diyerek kararlılığımızı ortaya koymuştu. Şimdilerde ise Afrin’e yapılan Zeytin Dalı operasyonu ile Türkiye olarak gücümüzün ve karalılığımızın herkesin görmesi sağlanıyor. Yapılan operasyonla sınırlarımızda bize karşı tehdit unsuru içerecek bir oluşuma kim destek verirse versin izin vermeyeceğimizi herkesin görmek istemese bile gözüne sokuyoruz.

***

Biz güneyimizde bunlarla uğraşırken Avrupa’nın yaramaz çocuğu Yunanistan yine boş durmuyor. Dikkatler Zeytin Dalı operasyonunda iken biz istediğimiz yaparız düşüncesi ile Kardak kayalıklarına çelenk atmak üzere gelen Yunanistan Bakanına Türk Silahlı Kuvvetlerinin güzel bir sürprizi vardı. Bir zamanlar merhum başbakanlardan Bülent Ecevit’in “Kızım Ayşe tatile çıkabilir” paralısı ile Kıbrıs’taki soydaşlarımızı nasıl Rum zulmünden kurtardıysak yada zamanda sizi İzmir’den nasıl denize döktüysek yine yapmasını biliriz gibi bir mesaj vardı.

***

Pazar sabah saatlerinde Bodrum açıklarında bulunan Kardak kayalıklarına çelenk atmak üzere gelen Yunanistan Bakan, Türk Sahil Güvenlik ekipleri tarafından bölgeye yaklaştırılmadı. Yaşanan gerginliğin ardından karasularımızda kuş uçurtmayan Türk askeri, telsizden Yunan askerlerine mehter marşı ve İzmir marşını dinletti. Bodrum'a bağlı Gümüşlük Mahallesi'ne 3.5 mil uzaklıktaki Kardak kayalıklarına sabah saatlerinde hücum botu ile gelerek çelenk bırakmak isteyen Yunan heyeti, bölgeye yaklaştırılmadı. Aralarında Yunan savunma bakanının da olduğu heyet Türk askerinin ikazı üzerine bölgeden uzaklaştırıldı. Yaşanan sıcak saatlerin ardından 4 sahil güvenlik botu, 2 savaş gemisi ve 1 helikopter Kardak kayalıkları çevresinde devriye atarak kuş uçurtmadı. Güvenlik seviyesinin en üst düzeye çıkarıldığı bölgede zaman zaman Kardak kayalıklarına yaklaşmaya çalışan yunan botu Türk sahil güvenlik ekipleri tarafından engellendi. Kendi karasularına çekilen yunan askerine Türk Sahil Güvenlik ekipleri telsizden mehteran hücum marşı ve İzmir marşını dinletti. Kardak çevresinde bulunan bir sahil güvenlik ekibinin ise bottan tazyikli su sıkarak Kardak çevresinde su kemeri oluşturduğu görüldü.

***

Biz mesajlarımızı önce güzel müzik eserleri ile veriyoruz hep. 1974 de Kıbrıs Barış Harekatı’nda da güftesi Ümit Yaşar Oğuzcan’a ait o güzel eserle uyarmıştık. Ardından Zeytin Dalı Operasyonu öncesi de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aynı şekilde uyardı “Bir gece ansızın gelebiliriz” demişti. Ancak bu bizim Yunanlılarla ilk dalaşmamız değil. Yıllarca Ege denizi üzerinde kahraman pilotlarımız it dalaşına maruz kaldı. Kimi zaman bu it dalaşları toplum içinde ilginç hikayelere konu bile oldu. Muğlalıların yakından bildiği rahmetli Nadir Demir’in de Yunan pilotlarla olan it dalaşı bile hala zihinlerimizde yerini tutuyor. O yüzden Yunan savunma bakanı Panos Kammenos’a benden tavsiye kendine başka hobiler bulması. Bulmaca çözsün, bilgisayarda oyun oynasın, çiçek sulasın ama bizimle uğraşmasın zira bizde çok Nadir amca var maazallah iyi yüzdüğünü söylediği Ege sularında boğuluverir.