TANDOĞAN UYSAL
Liman Boşaldı, Bodrum Nefes Aldı
Yatlar Gitti, Gerçek Bodrum Ortaya Çıktı
Bodrum Gündem’in yayınında Bot Show hazırlıklarını izlerken bir an geldi ki, o görüntü hepimizin içine işledi. Liman bomboştu… O dev yatların gövdeleri, direkleri, denizin üstüne düşen gölgeleri yoktu artık.
Ve o anda herkes aynı şeyi hissetti:
Bodrum nefes aldı.
Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, o anı en doğru şekilde özetledi:
“Yatların çekildiği o an, çocukluğumun Bodrum’unu gördüm.”
Evet, o söz sadece bir hatırayı değil, bir gerçeği dile getiriyordu. Çünkü Bodrum’un ruhu yıllardır o yatların gölgesinde kaybolmuştu.
Şimdi o yatlar Bot Show için başka limanlara çekilince, Bodrum adeta yeniden doğdu.
Eski Bodrum Yeniden Göründü
Bir anda, yıllardır üzeri örtülmüş bir tablo gün ışığına çıktı.
Denizin mavisi, beyaz evlerin duvarlarına yeniden vurdu.
Begonviller rüzgârla dans etti, denizin kokusu sokaklara karıştı.
Ve o an, herkes fark etti: Bodrum’un güzelliği lükste değil, doğallığında saklı.
Karşı kıyıda Tepecik Camii tüm zarafetiyle görünüyordu.
Minare sabah ışığında pırıl pırıl parlıyor, kubbesi gökyüzüne selam veriyordu.
Sanki yıllardır sessizce beklemiş, “Ben hâlâ buradayım” der gibiydi.
İşte o görüntü — Bodrum Kalesi, Tepecik Camii, beyaz evler ve mavi deniz —
eski Bodrum’un efsanevi kartpostalıydı.
Bir Duyunun Şehri: Deniz, Ses ve Işık
Denizin kokusu insanlara,
dalgaların sesi kulaklara,
mehtabın ışığı denizden kıyıya vurdu o gece…
Bundan başka ne güzellik katar efsane Bodrum’a?
O sessizlik, o dinginlik, o doğallık…
Hiçbir yatın ışıltısı, hiçbir motor sesi bu büyünün yerini alamaz.
Çünkü Bodrum’un güzelliği gösterişte değil,
gökyüzüyle denizin birbirine dokunduğu o sade anlarda saklıdır.
Bodrumlu Bir Liman Zamanı
Bu yılki Bodrum Bot Show, ironik biçimde, sadece yatları değil, Bodrum’un özünü konuşturdu.
Liman boşalınca herkes aynı şeyi düşündü:
Artık bu güzellik kaybolmasın.
Artık Bodrum’un merkezinde Bodrumlu bir liman olmalı.
Yani halkın yürüyerek denize ulaşabildiği, çocukların oltasını sallandırdığı,
balıkçıların sabah ağ serdiği,
insanların deniz kokusuyla yaşadığı bir liman.
Teknelerin değil, insanların nefes aldığı bir liman…
Gökyüzünden Bir Hatıra Kalsın
Umarım bu haliyle bir drone çekimi yapılmıştır.
Çünkü o manzara sadece bir görüntü değil;
Bodrum’un kalbinin yeniden atmaya başladığı andır.
Tepecik Camii’nin kubbesi, Bodrum Kalesi’nin taşları,
beyaz evlerin mavi pencereleri ve kıyıya vuran mehtap ışığı…
Hepsi bir araya gelince,
Bodrum yine efsaneleşti.
Teşekkür ve İlham
Buradan Bodrum Gündem ekibine de içten bir teşekkür borçluyum.
Bu güzel görüntüler ve yaptıkları röportaj, sadece Bodrum’u değil,
bizlerin duygularını da yeniden canlandırdı.
Bu yazıya da ilham kaynağı oldular.
Çünkü bazen bir yayın, bir kare, bir ses — bir kentin özünü hatırlatır.
Ve Bodrum Gündem bunu başardı.
Liman boşaldı, Bodrum nefes aldı.
Ve biz, o nefesin içinde, gerçek Bodrum’u yeniden gördük.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.