Hasan Telli

Hasan Telli

Yeni Dönemde Ak Parti’nin Muğla Kodları

Yeni Dönemde Ak Parti’nin Muğla Kodları

2001 Ağustos’unda siyasi hayatına başlayan Ak Parti iktidar yürüyüşündeki gelinen süreç tam 16 yılı devirdi. Dile kolay tam on altı yıl hem de girmiş olduğu hem genel, hem yerel, hem de referandum oylamaların da hiç ikinci parti olmadı. Parti şimdi olağan 3. Olağan üstü kongre sürecini yaşıyor. Teşkilat-ı durum! Üzerine bir şeyler söylemek gerek. Zira Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden genel başkan olmasının ardından hem genel merkeze hem de il teşkilatlarında büyük değişikliklerin olması muhtemel. Ak Parti’nin ülke genelinde yakaladığı başarının mimarı Genel Başkan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Erdoğan’ın başarısı kişisel olarak ta algılanabilir. Ülke genelinde başarılı olan parti Muğla’da kısmi olarak oylarını korumaya çalışsa da iktidar olmayı beceremedi. Seçimlerde oy hesabı yapıldığında nitelikli sayılacak kadar oy oranına sahip oldular ancak yerelde iktidar olamadılar.

***

Sosyal ve siyasal birçok nedeni olsa da bunun asıl nedeni parti yöneticileri ve teşkilatlarıdır. Siyasi amaç ve söylemden uzak niyetleri ile parti yöneticileri ve yönetici kadroları şehrin egemen gücü karşısında on altı yıldır önlerini iliklediler. Muğlalı seçmen partinin genel başkanı Erdoğan’ı televizyondan izleyip “bu sefer oy vereceğim” diye karar aldı ardından partinin teşkilatlarına bakıp kararından vazgeçti. Muğla’da Ak Parti on altı yıldır Ankara rüzgarı ile hareket ediyor. Muğla’da teşkilatlar olmasa partinin daha çok oy alacağını iddia eden çok sayıda partili mevcut.

***

2012 yılında bir yazımda yaşananları şu satırlarla anlatmıştım. “Ak Parti’de I. Memed döneminin bitmesi ile başlayan yeni süreç bu rahatsızlığı iyice ortaya çıkardı. İlk döneminde şeytan taşlamaktan ibadet etmeye fırsat bulamayan milletvekili Yüksel Özden’in kent statükosu ile giriştiği mücadele de teşkilatlar olan biteni ön sıralarda tiyatro izler gibi izlediler. Ancak Özden kararlıydı, ikinci dönemde şeytan taşlamayacaktı. Milletvekili Ali Boğa ile birlikte yeni hastane, TOKİ 2 etap, su sorunu, doğalgaz gibi sorunları yerel idarenin tüm engellemelerine karşın birer birer çözdüler. Bu önemli bir süreçti. Bu sürecin hemen ardından Genel Başkan ve Başbakan Erdoğan’a Muğla’da teşkilatın zayıflığı haberi uçuruldu. Haberi bir avuç Muğla sevdalısı uçurdu. İktidar filizlerini canlanmasını isteyen bu grup, siyasetin arazisine tohumlarını ekti. Süreç iyi analiz edilmişti ve bu güne gelindi. Bu gün değişen siyasi algı nedeniyle partinin il yöneticilerine yönelik eleştirilerin dozu arttı. Artık partili mücadele etmeden hiçbir şey kazanamayacağını anlamıştı. Marmaris’te, Fethiye’de, Köyceğiz’de, Yatağan’da, Milas’ta, Bodrum’da, dahası il genelinde il yönetimine duyulan tepkinin dozu işte bu nedenle arttı. Duymak ve görmek istemeyen bu tepkiyi ne görür nede duyar! hatta bunu inkar eder…”

***

Teşkilat 3. Olağanüstü kongre dönemine giriyor. Artık bunan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Muğla Ak parti teşkilatı eğer 2019 seçimlerinde ciddi bir sonuç almayı hesaplıyorsa, büyükşehir belediyesini iktidar partisi olarak kazanmak istiyorsa bunu dilek ve temennilerle yapamayacağını bilmeli. Parti bunun için gereğini yapmak zorunda. Bu hedefin ilk ayağı da il kongresinden çıkacak ve oluşacak yeni bir yönetimle mümkün olacaktır. Ak Parti Muğla’da eğer bu süreçte il başkanlığında güçlü bir kadro oluşturulmazsa 2019 seçimlerindeki beklentisine ciddi bir darbe vurmuş olur ki bunu da kimse genel merkeze, Ankara’ya anlatamaz. Etkisiz ve pasif siyasetçilerin diline doladıkları “Mutluyuz, mutlusunuz, mutlular” uydurması ile gününü gün eden, politik söylem ve yöntemlerden uzak duran, partiyi el freni çekilmiş hale getiren yöneticiler bu yüksek hedefin önündeki en büyük engeldir. Bir sosyolojik gerçeği artık partililerle paylaşalım. Ak Parti’nin Muğla’daki görünen en büyük engeli ne yazık ki bir başka siyasi parti değildir. Ak Parti’nin önündeki en büyük engeli, kendi içindedir. Partinin temel prensiplerinden misyon ve vizyonundan uzakta, parti içi zemin kaymaları sayesinde göreve gelen ve bunu fırsat olarak gören yöneticilerdir. Geçici olarak işgal ettikleri makam ve mevkilerde işgali kalıcı hale getirmek isteyeceklerdir. Ancak partililer buna izin vermeyeceklerdir. Ak Partiler il kongresinde; siyaset yapacakları kendi saflarına, ticaret yapacakları da sektörel saflara göndereceklerdir.

Bu yazı toplam 1480 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Hasan Telli Arşivi
SON YAZILAR