Dün öğlen Atatürk ilkokulunda okuyan çocuğum elinde bir zarfla geldi. Zarfın içeriğindekini kısaca şöyle açıklayayım. Sayın İl Milli Eğitim Müdürümüzün, Atatürk İlkokulunun onarım ve tadilata gireceği ve bu işin 180 işgününde biteceği ile ilgili yazılı açıklaması. Öğrendiğim kadarıyla bu tadilat ve onarım işi eğitim-öğretim yılının ikinci döneminde gerçekleşecek. Gelen yazıya göre okulun öğrencileri ikiye bölünmüş birinci  grup öğrenci Kocamustafendi’ye giderken diğer grupta Nazmi Zehra İyibilir ortaokuluna gidecekmiş.

Ve aklıma deli sorular geldi. Nasıl mı?

*Biz çocuklarımızı okula kaydederken adrese dayalı sisteme göre kaydettirdik. Buna göre Nazmi Zehra’ya gidecek öğrenci mecburen taşımalı eğitime başvuracak. Aileye taşıma ücreti verilecek mi? Ya da ulaşım nasıl alacak?

*Okulda kardeş çocuklar varsa biri Nazmi Zehra İyibilir’e giderken diğeri Kocamustafafendi  İlkokuluna mı gönderecek?

*Peki, bu okulların fiziki şartları ne kadar uygun? Yoksa ikili öğretime mi gidilecek? İkili öğretim olursa çalışan anne-babaların çocukları ve ebeveynler için daha sıkıntılı bir durum.

*Çalışan ve zamanı kısıtlı olan veli öğle arasında çocuğunu Nazmi Zehra İyibilir’den nasıl alıp geri zamanında çocuğunu okula nasıl bırakacak?

***                       ***                       ***

Şimdi derseniz ki; ne güzel! Eski bir okuldu zaten yenilenmesi için bir dönem sıkıntıya girmek çok mu? Tabi ki değil ama farklı çözüm yolları bulunabilir.

Mesela, hızlandırılmış bir çalışmayla çocuklar ve veliler mağdur edilmeden eğitim öğretim yılının son haftasında yani bir Haziran ‘da çalışmaları başlatılıp öğretmenler de seminerlerini Milli Eğitimin toplantı salonlarında yapamaz mı?

Ya da şu an halk eğitimin kullandığı, eski den Kocamustafendi’nin ek derslikleri olan Melek Özver derslikleri Atatürk İlkokulu‘nda okuyan öğrenciler için düzenlenemez miydi?

***                       ***                       ***

Şimdi gelelim çocuklarımıza başka bir okulda ve o okulun düzenine ayak uydurmaya zorlamak çocuklar için ne kadar sağlıklı?

Küçük bir örnek vereyim;

Çok uzağa gitmeye gerek yok. Benim kendi küçük kalbi büyük çocuğumun sorduğu soru şöyle; “anne biz başka okula gidersek öğretmenimiz gelecek ama Müdür Öğretmenimiz nerede kalacak bizim müdürümüz kim olacak? “Evet, cevabı merak edilen bir soru daha?

Sahi okul müdürümüz nereye gidecek, öğleye kadar bir okula öğleden sonra diğer okula mı? Peki, bir okulda iki müdürün olması ne kadar doğru ya da etik?

Biz de bir söz vardır;

Misafir misafiri sevmez, ev sahibi hiç birini sevmezmiş.

***                       ***                       ***

Özür dilerim sayın yetkililer, biz veliler tabii ki anlayışlı ve sabırlı olabiliriz. Ama çözüm yolları için keşke biz yaptık oldu değil de okulda ki velileri ve ya temsilcilerinin katıldığı bir toplantı düzenleyip karşılıklı çözüm yolları bulsaydık. Emir vaki değil de, bize değer verildiğini hissetseydik.

***                       ***                       ***

Not:Başta  Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kendini eğitim-öğretime adamış tüm öğretmenlerimin gününü kutlar, saygıyla ellerinden öperim.