Özellikle Perşembe günleri Muğla sokaklarında dilencilerden adım atamaz duruma  geliyoruz. Yardım isteyen, kucağına çocuğunu alan kadınlar,  firmaların tanıtımını yapan gençler, kanserli çocuklara yardım toplama adı altında ellerine makbuz ya da dergi alanlar… vb.

Peki bunlar yasal mı? Kabahatler kanununa göre yaptırımı yok mu? Dur diyecek kimse yok mu? Sokaklarda yürürken önünüze geçenler zorla kendilerini dinletmek istiyorlar,  dinlemeyince ya da tepki verince işitilen hakaret dolu sözler…

Zabıtalarımız ve kolluk kuvvetlerimiz ne iş yapar? Esnaf kapısının önüne iki sandalye koydu ya da pazarda hangi tezgâh yer ücretini ödememiş bu mu sadece göreviniz?

***                  ***                  ***

Geçenlerde şahsen tanık olduğum olay şöyle;

Perşembe pazarında dolaşıyorum önüme geçen kadın kucağında çocuğu ile para istiyor. 50 metre ilerde zabıta memurumuz tezgâhları dolaşıyor. “Ne var bunda “ diyebilirsiniz. Tam burada bir tezatlık var işte. Çünkü biri alnın teriyle ürünlerini satmaya çalışıyor diğeri halkın duygularını sömürerek para istiyor. Hangisi doğru hangisi adil?

***                  ***                  ***

Dilencilere karşı bizim yaptığımız hatalar ise şöyle sıralayabiliriz;

-Dilenciye para vermemek, yardım etmemek vicdansızlıktır

-Kapına geleni boş çevirmemek lazım

-İhtiyacı olmazsa dilenmez

-Bedenini mi satsın, kötü yola mı düşsün

-Ya gerçekten ihtiyacı varsa

-Başka çaresi yok ne yapsın

-Ben vermesem bile başkaları verecek o yüzden bu sorun hiç bitmez

-O daha bir çocuk ya da zavallı yaşlı adam…vb

Ya da ellerine broşür, dergi, makbuz alıp şuraya yardım şu kişinin yardıma ihtiyaç diye para toplamaya çalışanlar kimler? Gerçek dernekler ya da yardımlaşma kurumları ellerinde makbuzla sokakta dolaşmazlar, para istemezler.

Özellikle geçtiğimiz ramazan ayında her adım başı bu tür insanlar tarafımızdan yolumuz kesiliyordu. Bu tür insanlar,  “ kimse bize engel olmuyor, cezai işlem uygulaması yapılmıyor” diye para kazanmanın kolay yolunu bulmuşlar.

İnanın ben bıktım artık. Bazen yolda yürürken zamanla yarışırken karşımıza çıkan sömürge insanlar yakanıza yapışıyor. Dinlemek istemiyorsunuz, istemediğinizi belirtiyorsunuz ama nafile resmen hanutçuluk yapıyorlar.

Valla halk bıktı artık, toplumun insaf, yardımseverlik ve dindarlık duygularını sömürerek kolay ve haksız kazanç elde etmeye çalışan insanlardan…

Nerede bizim zabıtamız nerede bizim kolluk kuvvetlerimiz?