ANADOLU BACILARI, SAVAŞÇI TÜRK KADINLARIN RUHU, BODRUM’DA YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR.

Anadolu toprakları, tarih boyunca sayısız medeniyete, kültüre ve geleneğe ev sahipliği yaptı. Bu zenginliğin en önemli unsurlarından biri de, Selçuklu döneminde kurulan ve varlıklarını Osmanlı'ya taşıyan Türk Milletinin öz Teşkilatı Ahiliğin, kadın örgütlenmesi Savaşçı Kadınları olan "Bacıyanı Rum" yani Anadolu Bacılarıdır.

Anadolu Bacıları Dünya’nın ilk kadın örgütlenmesidir. Tarihte aynı zamanda Savaşçı Kadınlar olarak da bilinmektedirler. Onlar, sadece bir kadın örgütü değil, aynı zamanda Anadolu'nun sosyal, kültürel ve ekonomik hayatına yön veren yılmaz gizli kahramanlarıydı.

Anadolu Bacılarını anlamak için, dönemin Anadolu topraklarına bakmak gerekir. Savaşların, göçlerin ve zorlukların hüküm sürdüğü bir coğrafyada, kadınlar da tıpkı erkekler gibi omuz omuza savaşçı kadınlar olarak da mücadele ediyorlardı.

İşte bu zorlu koşullar, Anadolu Bacıların ortaya çıkışını tetikledi. Ahi Evran'ı Veli Hz eşi Fatma Bacı tarafından kurulan bu teşkilat, adını "Rum" kelimesinden alsa da, o dönemde Anadolu bölgesi Rum diyarı olarak ifade edilmiştir. Bu Anadolu coğrafyasın da yaşayan tüm kadınları kapsayan, kapsayıcı bir yapıya sahipti.

Anadolu Bacıların faaliyet alanları oldukça genişti. Kendi aralarında dayanışmayı güçlendiriyor, ihtiyaç sahiplerine yardım ediyor ve hatta savaş zamanlarında cepheye erzak ve silah taşıyorlar, savaşçı kadınlar olarak o dönemde yılmadan Anadolu’da savaşıyorlardı.

Kendi el sanatlarını, dokuma ve halı gibi ürünlerini üreterek aile ekonomisine katkı sağlıyorlardı. Bu kadınlar, sadece ev işleriyle sınırlı kalmıyor, aynı zamanda sosyal yaşamda aktif rol alarak toplumun gelişimine de katkıda bulunuyorlardı.

Onların varlığı, dönemin çok ilerisinde, toplum yapısına iyilik temelinde birlik, beraberlik ve yardımlaşma, dayanışma ile her alanda katkı sunmuşlardır. Dürüstlük, yiğitlik, mertlik gibi iyilik kavramları temelinde mücadelesi ile adeta döneminde bir cevherdir.

Kadınların, sadece annelik ve eşlik rollerinin ötesinde, üretimde, ticarette ve toplumsal hayatta da etkin olabileceğini gösterdiler. Günümüzdeki kadınlara biçilen yanlış olumsuz kavramların, çok daha öncesinde ve ötesinde, Anadolu topraklarında filizlenen bir cevher kadın hareketiydi.

Günümüzde Anadolu Bacıların, Savaşcı Kadınların mirası ne yazık ki yeterince bilinmiyor. Her ne kadar bilinmese de Anadolu Bacıların ruhu, Anadolu topraklarında sahip çıkarak ve yeşererek günümüzde yaşamaya devam ediyor.

Günümüzde ecdadını örnek alan Türk Milletinin yiğit, mert, onurlu, Türk Kadınları, Anadolu’nun bağrından çıkarak, bir iyilik hareketi olarak, Türk Kadınların kadim tarihi gücünü tüm Dünya’ya haykırırcasına, o sarsılmaz savaşçı ruhu ile Anadolu Bacıları olarak ilk Bölgemizde, Bodrum’da Toplumsal Diriliş Hareketi Derneği olarak teşkilatlanarak, Milli ve Manevi değerlerine sahip çıkmışlardır.

Türk Kadının güçlü, yiğit, mert ve onurlu duruşunu, tıpkı ecdadından öğrendiği gayret ve çalışma azmi ile Toplumumuzda oluşan, yozlaşmalar ve olumsuzluklar karşısında yiğit bir Anadolu savaşçı kadın ruhu ile her alanda iyilik hareketi olarak, dimdik durarak toplumsal olarak dirilişe vesile olma gayretinde olacaklardır.

Anadolu Bacıları, oysa onlar, tarihin tozlu sayfaları arasında kalmayı hak etmeyecek kadar çok önemli kadim bir tecrübeye ve birikimli onurlu bir yere sahiptir. Anadolu Bacıları, Savaşçı Kadınların gücünü, dayanışmanın önemini ve topluma katkı sunma potansiyelini bize günümüzde cevherini kıymetini fazlası ile bizlere hatırlatıyor.

Unutmamalıyız ki, Anadolu'nun zengin kültürü, sadece erkeklerin inşa ettiği bir yapı değildir. Bu toprakların her taşında, her hikâyesinde Anadolu Bacıların Savaşçı Türk kadınların da emeği, gücü ve direnişi vardır.

Anadolu Bacıları, savaşçı Türk kadınların ruhu Bodrum’da emin ellerde azim ve gayretle ecdatların mirasına sahip çıkarak, bölgede değerlerimizin her alanda gelişmesinde çok önemli bir rol oynayacaktır. Anadolu Bacıları olarak, Ahilik değerine Bodrum’da sahip çıkan ve çıkacak olan tüm Türk Kadınlarımızı, canı yürekten kutluyorum.

Sevgi, Muhabbet ve Dua ile kalın inşallah

NurHan Keleş

Bu yazı toplam 57 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurhan Keleş Arşivi